Ramazan bayramını Manisa'da geçirmek için arife günü yola çıktık.Gidiş geliş yaklaşık 250 fotoğraf çektim bunların bir kısmı bozuk bir kısmı istediğim görüntü olmamıştı. Bir çoğunu eledim. Yine de çok fazla fotoğraf kaldı. bazılarını paylaşacağım.
Sıradan bir yolculuk olarak başladık, sadece ailemle olacağımın heyecanı vardı. Eşim haritayı da elime verdi, bir yandan şarkı, türkü söyleyip, bir yandan fotoğraf çekerek düştük yola.
Otobanda Adana'ya doğru giderken modern yel değirmenleri çok görkemliydi. Bu yeldeğirmenlerinin altından sanırım 3.5 kmlik tünelden geçtik.
Tünel çıkışı dahada görkemliydi.
Çok güzel dağ manzaralarından sonra yanlış hatırlamıyorsam Yılanlı Kaleyi gördük.
Küçük bir tepenin üstünde güzel görünüşlü bir kaleydi.
Her ne kadar benim çektiğim fotoğraflarda belli olmasa da canlısı daha güzel.
Adana Ceyhan'a geldik, yani Adana'nın kenarından geçtik.
Ceyhan nehri üzerindeki asma köprü böyle belli olmuyor resim büyütülünce belli oluyor.
Bu da adından da görüldüğü gibi mola verin yemek yiğin üst geçit lokantası.
Düzlüğe inip Adana'ya geldiğimiz gibi tekrar dağlara yani Toroslar'a tırmanış başladı.
Gülek Boğazına yaklaşıyoruz.
İşte muhteşem Gülek Boğazı. Kayaların yüksekliğini ve güzelliğini kareye sığdıramamışım.
Gülek Boğazından çıkış.
Akçatekir daha çok Tekir yaylası ve yayla evlerine geldik.
Kahramanmaraş'tan Manisa'ya ilk gidişimde bu kayalıklara gelince herkes telefonlarını yada fotoğraf makinelerini çıkarıp resim çekmeye başlamışlardı.Kahramanmaraş'a gelirken bunu niye fark etmedim diye düşünmüştüm. Otobüsler bu yolu sabaha karşı geçiyor. Genelde herkes uyuyor. Aylara göre de güneş doğmamış yada yeni doğuyor oluyor.
Yolun karşısında ki manzarada çok güzeldi, özellikle üzeri özellikle düzleştirilmiş gibi görünen tepe.
Bir kaç Toros manzarası.
Bu kayalıkları eleme yaparken fark ettim.Oyuğun içinde iki paralel çizgi aralarında yuvarlaklar var alttaki çizginin altında halat görüntüsü var. Bu şekiller kayalara doğal yollarla mı olmuş insanlar mı yapmış bilmiyorum.
Bundan sonrada 5-6 tünel 10 kusur viyadük geçtik.
YOLCULUĞUN SIRA DIŞI KISMI
Bu tünellerden sonra Konya'ya otoban çıkışı var. Bizim oradan çıkmamız gerekiyordu. Ben Konya yazısı hiç görmedim. Sanırım Ereğli yazıyordu. Bu arada oğlum haritada çıkışı işaretledi diye çok kızdım.
-Ben harita okumayı bilmiyor muyum, belki Nevşehir üzerinden Kapadokya üzerinden gezdirip götüreceğim diyesöylenip durdum. Baktım oğulcuğumun yüzü değişti, tabelalarda Bor Niğde çıkışı yazıyor,
-Bu bor var ya geçti Borun pazarı sür eşeği Niğde'ye deki Bor diye yumuşatmaya çalıştım.
Bu tünellerden sonra Konya'ya otoban çıkışı var. Bizim oradan çıkmamız gerekiyordu. Ben Konya yazısı hiç görmedim. Sanırım Ereğli yazıyordu. Bu arada oğlum haritada çıkışı işaretledi diye çok kızdım.
-Ben harita okumayı bilmiyor muyum, belki Nevşehir üzerinden Kapadokya üzerinden gezdirip götüreceğim diyesöylenip durdum. Baktım oğulcuğumun yüzü değişti, tabelalarda Bor Niğde çıkışı yazıyor,
-Bu bor var ya geçti Borun pazarı sür eşeği Niğde'ye deki Bor diye yumuşatmaya çalıştım.
Niğde'yi o yanlış yol stresiyle görüntüleye medim, ama Nevşehir'i görüntüledim.
İşte Nevşehir'e giriş ve Nevşehir.
Bu şehri görmeyi çok istiyordum ama bu kadar değil bir gün gidip rahat rahat gezerek görmek istiyorum.
Yolda mola verince Aksaray Konya arasında güneş battı.
Başka resim çekemedim. Sayemde sabaha karşı üçte annemdeydik. Birde dönüşümüz var macerasız, ama daha güzel.